ZAMAN YOLCULUĞU
Zaman en acımasız törpü
Sevdiğim bütün çiçekleri kopardı
Çocukken çıktığım bir yolda yitirdim ömrü
Ellerinde ateş böcekleri
Geçmişin sisleri ve sihirleriyle donanmış
Mihmandarlarım vardı
Karanlığa boyanmış
Bütün kapıları kapardı
Arada bir perde aralanır
Anamın masal kokulu sesini duyardım
Az gittim uz gittim
İlkin cihanda ardından kendimde yittim
Anam hiç gitmez benden gidemez
Anam ki onun sesini duydukça vardım
Sonra gözleri bağlı yürümeyi öğrendim
Üç tekerleme boyu
Sakladı beni bir kuyu
İçtim ne abı hayattı ne de zemzem
Yaşamak denen o suyu
Parmaklarımda hayat buldu büyüklerin gölgesi
Değdim her birine
Ve ellerimi verdim her dokunuşta
Yalan olur gayrı elim var desem
Oysa var demek için ne çok direndim
Sana dokunamayışım ondandır
Seni göremeyişim de gönlünce
Eskide kaldım ben
Neyim varsa karlı tipili bir kıştandır
Kayboldu zaman
Başımdaki duman
Gözlerimdeki aydınlık
İçimdeki öfke
Hep arayıştandır
ALİ SAÇIKARA